Fatih & Berna published their new print!/ Fatih & Berna yeni makalelerini yayınladı!

How do we structure continuous experience into events?

Our new research highlights how contextual information shapes episodic memory. Our brains naturally break continuous experience into meaningful events — a process known as event segmentation. The common view is that prediction errors — unexpected changes — drive this process. But is that the whole story?

We tested whether contextual stability — moments when the environment feels consistent — or prediction errors shape how we segment experiences. Across four experiments, we independently manipulated both to disentangle their roles in memory formation.

The key takeaways are firstly stable contexts, even without surprises, triggered stronger segmentation. Secondly, prediction errors alone had little impact on how experiences were segmented.

These findings challenge the common view that emphasizes surprise in event formation.

Instead, they highlight the powerful role of contextual stability — stable environments help our brains carve continuous experience into meaningful, memorable events.

Congratulations Fatih and Berna!

Sürekli deneyimleri nasıl olaylara dönüştürüyoruz?

Yeni araştırmamız, bağlamsal bilgilerin epizodik belleği nasıl şekillendirdiğini ortaya koyuyor. Beynimiz, kesintisiz deneyimleri doğal olarak anlamlı olaylara böler — bu sürece “olay bölümleme” (event segmentation) denir. Yaygın görüşe göre, bu süreci yönlendiren şey öngörü hatalarıdır — yani beklenmedik değişiklikler. Peki, hikâye gerçekten sadece bundan mı ibaret?

Berna ve Fatih, deneyimleri nasıl böldüğümüzü bağlamsal istikrarın mı (çevrenin tutarlı hissettirdiği anlar) yoksa öngörü hatalarının mı şekillendirdiğini test ettiler. Dört ayrı deneyde bu iki etkeni birbirinden bağımsız şekilde manipüle ederek bellek oluşumundaki rollerini ayırt etmeye çalıştılar.

Temel bulgular şöyle:

1. Sürprizler olmasa bile, istikrarlı bağlamlar daha güçlü bölümlemeyi tetikledi.

2. Öngörü hatalarının tek başına deneyimlerin nasıl bölümlendiği üzerinde çok az etkisi oldu.

Bu bulgular, olay oluşumunda sürprizlerin ön planda olduğunu savunan yaygın görüşe meydan okuyor. Bunun yerine, bağlamsal istikrarın güçlü rolünü öne çıkarıyor — stabil çevreler beynimizin sürekli deneyimi anlamlı ve hatırlanabilir olaylara dönüştürmesine yardımcı oluyor.

Tebrikler Fatih ve Berna!